Müsilajdan sonra Marmara
Marmara Denizi müsilaj istilasından önce de kirliydi. Peki ya şimdi, müsilajdan sonra, belirlenen kurallar, eylem planları harfiyen uygulanacak mı? Temiz bir Marmara ancak şeffaf politikalarla mümkün
Müsilaj, nam-ı diğer deniz salyası Marmara Denizi’nin bir bakıma imdat çağrısı gibiydi. Marmara Denizi müsilajdan önce de kirliydi. Hatta ABD’de California Kamu Politikası Enstitüsü Su Politikası Merkezi’nde araştırma görevlisi Gökçe Şencan’a göre kirlilik, Marmara’nın ortalamanın çok üzerinde ısınmasındaki en önemli etken. Peki, kirliliğe karşı neden mi yeterli tedbir alınamadı? Bu sorunun cevabını ise İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği’nın Başkanı Baran Bozoğlu veriyor: “Belediyelere, sanayiciye yatırım baskısı yapmayalım, nasılsa Karadeniz’e doğru giden dip akıntısı atıkları götürür denildi.”
Kısaca “kolaycı bir yaklaşım” tercih edildi. Ya şimdi, aynı kolaycı yaklaşım devam edecek mi? Eylem planı, çözüm ipuçları vermekten ziyade sorularımızı kat kat arttırdı. O kadar ki, cevap bekleyen sorulara dayalı bir derleme hazırladık. Müsilajdan önce Marmara’da çevreyi koruma politikası adı altında büyük bir fiyasko, inkâr, inşaat sektörüne ve petrokimya sektörlerinin başı çektiği sanayicilere sağlanan ayrıcalıklar su yüzüne çıktı. Müsilajdan sonra Marmara’da, yalnızca ekolojik bir mücadele değil, hakikat, şeffaflık ve hesap verebilirlik sınavı vereceğiz hep birlikte.