Atatürk Arboterumu, “sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı” sınırında kaldığı için buralarda turizm faaliyetleri ve konut inşaası mümkün olacak. | Kaynak: https://ataturkarboretumu.ogm.gov.tr/, 1 Temmuz 2019.

24 Aralık 2023

Doğal sit alanları yapılaşma
tehdidi altında

Canan Coşkun

İstanbul’da toplam büyüklüğü 58 bin hektarı geçen 506 doğal sit alanı bulunuyor. Bakanlığın onayı ile bilimselliği tartışılan raporlarla doğal sit alanlarının derecesi bir bir düşürülülüyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 30 Kasım 2023 tarihli oluruyla Sarıyerin Bahçeköy mahallesinin sit derecesi sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı” olarak değiştirildi. Turizm faaliyetlerine ve konut inşaatına izin veren değişiklikten Belgrad ormanı sınırındaki Atatürk Arboterumunun bir kısmı, Bahçeköy fidanlığı ve milli parklar şefliği de nasibini alacak.

İstanbulda toplam büyüklüğü 58 bin hektarı geçen 506 doğal sit alanı bulunuyor. Bu da yaklaşık 82 bin futbol sahası ediyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın olur”uyla İstanbul’daki doğal sit alanlarının derecesi bir bir düşürülülüyor. Bu değişiklikle büyük bir kısmı kentin akciğeri olma vasfı taşıyan alanlar yapılaşma tehdidi altında.

Bakanlığın sit derecesi düşürme kararına Bilimsel Temelli Bilimsel Araştırma Raporu’na (ETBAR) dayandırıyor. Raporun hazırlanması için 2014 yılında ihaleye çıkılmış. İhaleyi Ankara’da bulunan AKS Planlama şirketi kazanmış.

Şirketin hazırladığı raporla doğal sit dereceleri sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı”,nitelikli doğal koruma alanı” vekesin korunacak hassas alan” olarak düzenlenmeye başlandı. Bu tanımların ilk ikisi yapılaşmaya izin veriyordu. Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanlarında turizm faaliyetlerine ve konut inşasına izin veriliyor. Nitelikli doğal koruma alanlarında ise iskele, balıkçı barınağı, bekçi kulübesi, mesire alanları, park ve rekreaktif alanlar, atık su arıtma tesisi, atık su deşarjı, kanalizasyon şebekesi, içme suyu temini, jeotermal su çıkartılması ve iletim hattı, enerji nakil hattı, trafo, şalt sahası, iletişim hattı, ulaşım hattı, açık otopark, teleferik ve telesiyej, sabit olmayan duş, gölgelik, soyunma kabini, büfe ve tuvalet yapılabiliyor.

AKS Planlama’nın internet sitesinde İstanbul’daki sit alanlarının ekolojik temelli bilimsel araştırma projesi yürütüldüğü yazıyor. Projeyle ilgili sayfada İstanbul boğazı ve ağaçlarla kaplı yeşil kıyıların fotoğrafları bulunuyor. Tanıtım metnindeyse şöyle yazıyor:

“Doğal sit alanlarının korunarak gelecek nesillere aktarılması, bilimsel kriterler ışığında alanların sahip olduğu biyo-ekolojik (flora, fauna, habitat), jeolojik, hidrojeolojik ve jeomorfolojik değerlerin belirlenmesi ve önerileren ortaya konulması amacıyla “Doğal Sit Alanlarının Değerlendirimesine İlişkin Teknik Esaslar” çerçevesinde İstanbul ili doğal sit alanlarında dört mevsimi kapsayan “Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” yürütülmektedir. Alanların toplamı 58.621,50 ha olup iş halen devam etmektedir.”

“…şirket bu ihaleden metrekare başına 0,0002 lira kazanmış. Bu da işin bedelsiz yapıldığı anlamına geliyor.”

AKS Planlama şirketi 2014’te yılında kazandığı ihale ile “İstanbul İli Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi”ni yürütüyor. | Kaynak: aks.com.tr

Elektronik Kamu Alımları Platformu’nun verilerine göre, AKS Planlama İstanbul’daki doğal sit alanlarıyla ilgili yapacağı bu çalışma için 139 bin lira almış. İhalenin şartnamesinde, Bakanlığın devraldığı doğal sit alanlarıyla ilgili dosyaların sayısallaştırma çalışmalarında doğrulama işlemleri devam ettiği, şartnamede belirtilen alan büyüklüğünde değişim olursa bu alanlada yapılacak çalışmalardan ek ücret talep edilmeyeceği yazılı. Ayrıca doğal sit alanlarının yakın çevresinde önerilecek yeni alanlarla ilgili de ücret talep edilmeyeceği şart koşulmuş.

Mevzuat gereği proje kapsamında söz konusu alanın ardışık dört mevsim boyunca gözlemlenerek rapor hazırlanması gerekiyor. İhalenin sözleşme bilgilerinden yola çıkarak bir hesaplama yaparsak, şirket bu ihaleden metrekare başına 0,0002 lira kazanmış. Bu da işin bedelsiz yapıldığı anlamına geliyor.

Şirketin kazandığı diğer ihaleler

Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, 2017 yılında “Potansiyel Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” ihalesine çıktı. AKS Planlama bu ihaleyi de kazandı. Şirketin kasasına bu defa 694 bin lira girdi. İhaleye konu proje, Adana, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Denizli, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Muğla, Nevşehir, Trabzon bölgeleri ve bağlı illerinde yer alan toplam 82 adet doğal sit alanını kapsıyordu.

Şirket daha sonra 2021 yılında Erzurum, Karabük, Samsun ve Trabzon’daki doğal sit alanlarıyla ilgili bir ihale daha kazandı. Bu ihale pazarlık usulü yapıldığı için projenin detaylarına ilişkin bir veri bulunmuyor.

“…şirket, geçmişte İzmir’in Urla ilçesinde Hacılar Koyu’nu da kapsayan sit alanını yapılaşmaya açan raporu hazırlamıştı. Adı geçen koyda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ait olduğu söylenen villa da yer alıyordu”

İzmir Urla’ya bağlı Zeytineli Köyü’ne yaklaşık 5 kilometre uzaklıktaki Hacılar Koyu. | Fotoğraf: İbrahim Fidanoğlu, 13 Ocak 2017.

Ekolojik koridor ihalesi

Son olarak geçtiğimiz Temmuz ayında şirkete “Korunan Alan Sisteminin Güçlendirilmesi Amacıyla Ülkemizin Yeşil Damarları Ekolojik Koridorların Belirlenmesi Projesi” ihale edildi. Şirket bu ihaleden de 4 milyon 140 bin lira kazandı. İhalenin konusu, İstanbul, Ankara, Aksaray, Çankırı, Eskişehir, Karaman, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Nevşehir, Niğde, Sivas, Yozgat, Amasya, Artvin, Bartın, Bayburt, Bolu, Çorum, Düzce, Gümüşhane, Giresun, Karabük, Kastamonu, Ordu, Rize, Samsun, Sinop, Tokat, Trabzon Zonguldak, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Çanakkale, Kocaeli, Yalova, Sakarya, Bilecik, Bursa ve Balıkesir’deki ekolojik koridorlar ve özellikle büyük memeli hayvanların güzergahlarının belirlenmesiyle ilgiliydi. Bu iş için de belirlenen süre 335 gündü.

Doğal sit alanlarıyla ilgili ihaleleri kazanan şirket, geçmişte İzmir’in Urla ilçesinde Hacılar Koyu’nu da kapsayan sit alanını yapılaşmaya açan raporu hazırlamıştı. Adı geçen koyda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ait olduğu söylenen villa da yer alıyordu.

Bilimsel olmayan “bilimsel” rapor

Şirketin hazırladığı raporlar, “yeteri kadar bilimsel olmadığı” gerekçesiyle davalık da oldu. Boğaziçi Üniversitesi arazisinin sit derecesinin düşürülmesine de gerekçe olduğu için idare mahkemesinde dava açılmıştı. Mahkeme, raporun biçim ve içerik olarak sit alanlarının statü sınırlarını tanımlamaya imkan verebilecek bilimsel yeterlilikte olmadığını belirtmiş, sit değişikliğinin bilimsel temelden yoksun olduğunu kaydetmişti.

Sedef adasının doğal sit derecesinin düşürülmesiyle ilgili davada, bilirkişi heyeti söz konusu raporla ilgili tespitlerde bulunmuştu. Bilirkişiler, Sedef Adası’yla ilgili raporun ardışık dört mevsim kuralına uygun olarak hazırlanmadığını dile getirmiş, raporu hazırlayanların inceleme için adaya 20 Mayıs 2014, 24 Ağustos 2014, 23 Ekim 2014 ve 28 Ekim 2014te olmak üzere dört kez gittiğini belirtmişti.

Raporla sit derecesi düşürülerek yapılaşma tehdidiyle karşı karşıya olan alanlardan biri de Sedef Adası

Sedef Adası, İstanbul. | Fotoğraf: Maurice Flesier, 30 Mart 2022.

Boğaziçi Üniversitesi, Abbasağa Parkı, Emirgan Korusu, Kaşık ve Sedef adaları…

İstanbulda bu şirketin hazırladığı tartışmalı raporla sit derecesi düşürülerek yapılaşma tehdidiyle karşı karşıya olan kamuoyunun aşina olduğu başka alanlar da bulunuyor. Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs arazisi, Validebağ Korusunun bitişiğindeki Haydarpaşa Lisesinin arazisi, Beşiktaş’taki Abbasağa ve Yıldız parkları, Sarıyerdeki Emirgan Korusu, Kaşık ve Sedef adaları, Ataşehirdeki Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi arazisi, Beykozdaki Çavuşbaşı, Görele ve Dereseki mahalleleri onbinlerce hektarlık alandan bazıları.

Bu listeye son olarak İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı Bahçeköy mahallesi eklendi. İstanbul’un kuzeyindeki akciğerleri olan Belgrad ormanının sınırındaki bu mahalle zaten yerleşim alanıydı, ancak sit derecesi değişikliğinin sınırı bazı kısımlarda ormanlık alana girdi.

Atatürk Arboterumu, Bahçeköy Fidanlığı ve Bahçeköy Milli Parklar Şefliği sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı” sınırında kaldığı için buralarda turizm faaliyetleri ve konut inşaası mümkün olacak.